6/28/2013

Tecrübe

Hayatım boyunca karşıma çıkan herkese şuursuzca güvenmek gibi bir hata ettiğim için her darbeyi şokla karşıladım. Aldatıldım, kandırıldım, yalanlar söylendi ve bunları kaldırmak ve kabullenmek yıllarımı aldı. Hatta belki birçoğunu kabul edemedim hala.


Saçımdaki beyazların tüm sebebi insanlar. İnsanların bencilliği, insanların kötülüğü, insanların yetiştirilme tarzından mütevellit başka insanlara yaptıkları ve yaşattıkları..Hiç kimseyi ilk görüşte tahlil edemedim mesela ya da yaptıkları en ufak bir hatada onları analiz edip onlara mesafeli davranamadım. Hep iyi niyetliydim, hep sabırlıydım, onların iyi olduğunu ve başka sebeplerden dolayı o an öyle davranmış olabileceklerini düşündüm. Aldatıldığımda bile suçu hep kendimde aradım. En yakın kız arkadaşlarım aramızdaki en ufak pürüzde eski sevgilime yavşamaya başladığında bile bana sinirlendi herhalde deyip, yaptıkları bu hayvanlığı normalleştirmeye çalıştım.


Bi zamandan sonra ne oldu biliyor musunuz? İnsanları artık tanımaya başladım. O kadar çok insanla muhattap oldum ki yıllarca, artık tanıyordum. Ama nasıl oldu bu? Şöyle ki; bi zamandan sonra yeni tanıştığım herkes, daha önce tanıdığım birinin aynası olmuştu. Birebir aynısıydı. Yaşadıkları, hayata bakış açıları, yaşattıkları. Çok fazla insan profili yoktu aslında şu dünyada. Biz sadece farklı insanlar tanıdığımızı iddia edip, kafamızda oluşturduğumuz kalıba o insanı sokuyorduk. Sevmek istiyorsak seviyor, nefret etmek istiyorsak nefret ediyorduk.
İnsanlar çok farklı değildi. Bencil olanı vardı, iyi olanı vardı, bile bile kötülük yapmayı seveni vardı, bile bile iyilik yapmayı seveni vardı. Bundan çok daha fazlası yoktu. 


İnsanları tanımayı başarabildikten sonra tek bir çabam kaldı. Kötü olanı da iyi etmek, onu anlamak. Zarar vermesin ve en çok da zarar görmesin diye iyi olmayı becerebildiğim kadar ona iyiliği aşılamak. Çok çabaladım, çabalıyorum. Ama olmuyor. Çünkü zarar vermeli, zarar görmeli ki tecrübe edinsin.

Doğal seleksiyon. Yaşamadan anlayamamak. Yaşamadan öğrenememek. Benim çabam boşa çıkıyor haliyle.

Bu adımdan sonra kendim için ve o insanlar için yapabileceğim en büyük iyilik, uzak durmak. Gitsinler, öğrensinler. İyiliği de kötülüğü de nefreti de aldatılmayı ve hatta belki aldatmayı da.

Ben öyle öğrendim. Zor oldu ama öğrendim. İnsanlar da yıpranarak öğrenmesin diyeydi çabam. Artık öyle bir çabam olmasın istiyorum.

Ben hayatta tek derdi ‘iyi olmak’ olan insanlarla yürümek, kocaman bir iyilik çemberinin tam ortasında olmak istiyorum.

Çünkü artık hak ettiğim tek şey bu.

Eminim.